Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /home/davam/public_html/engine/modules/show.full.php on line 292 davam.az - BÜTÖV AZƏRBAYCAN ADINA! > Çap səhifəsi > Türk-Tatar Onomastiğinin Babası Prof. Dr. Gomer Sattarov 80 Yaşında.
davam.az - BÜTÖV AZƏRBAYCAN ADINA! > Gündəm, DAVAMın yazıları > Türk-Tatar Onomastiğinin Babası Prof. Dr. Gomer Sattarov 80 Yaşında.

Türk-Tatar Onomastiğinin Babası Prof. Dr. Gomer Sattarov 80 Yaşında.


Türk-Tatar Onomastiğinin Babası Prof. Dr. Gomer Sattarov 80 Yaşında.
Roza KURBAN

Türk-Tatar Onomastiğinin Babası Prof. Dr. Gomer Sattarov 80 Yaşında.

Prof. Dr. Gomer Feyez (Feyzrahman) oğlu Sattarov, Yeşil Üzen bölgesinin bilim dünyasına kazandırdığı değerli şahıslardan birisidir. Hocaların hocası olan Gomer Sattarov benim hemşerimdir. 1932 yılında Yeşil Üzen bölgesinin Molla İli köyünde dünyaya gelen Gomer Sattarov, 4 çocuklu Halise (1907–1996) ve Feyzrahman çiftinin ilk çocuğu ve ailesinin göz bebeğidir. Sattarovlar ailesi köyün en aydın ve en saygın ailelerinden birisidir. Sattarovların şeceresi, ünlü Tatar bilgini, muallim, ders kitabı yazarı, çevirmen, filozof, filolog, tarihçi, etnograf, folklorcu ve ilk Tatar ansiklopedici olan Kayyum Nasiri’ye (14.02.1825–20.08.1902) bağlanmaktadır. Gomer Sattarov’un dedesi Gabdrahman Bey, Kazan’da Kayyum Nasiri’nin eğitim verdiği Rus-Tatar okulunda okumuş olup, ana dili dışında iyi derecede Rusça bilmiştir. Gabdrahman Sattarov, 1926 yılına kadar Zöye kazasının Kosyakova köyünde nahiye kâtibi görevinde bulunmuştur. Gabhrahman Sattarov, araştırmacı ruhlu bir insan olmuş olup, bilhassa özel isimlere büyük bir ilgi duymuş, isimlerin ne anlama geldiğini, köklerini incelemiştir. Gomer’in doğduğu yıllarda babası Feyzrahman Köy Şurası’nda genel sekreter olarak görev yapmıştır. Mayıs ayında doğduğu için oğluna ‘Mayıs’ adı vermek isteyen Feyzrahman’a babası “Mayıs diye insan ismi mi olur, bu isim ancak köpeklere verilir” diyerek karşı çıkmış ve çocuğa uzun ömürlü olsun diye ‘Gomer’(Ömer) adının konulmasını önermiştir. Ve böylelikle, geleceğin bilim adamı ‘Gomer’ adını almıştır. Küçük Gomer’in çocukluk ve okul yılları İkinci Dünya Savaşı dönemine denk gelmiştir. Savaş, açlık ve ölümler bir birini takip etmiştir bu yıllarda. Sattarovlar ailesi de yılların getirdiği olayların dışında kalmamıştır. İkinci Dünya Savaşı’na alınan babasını 11.11.1943’te savaşta kaybetmiştir Gomer Sattarov. 1947 yılında 1.sınıfta eğitim gören küçük kız kardeşi Saniye’nin zatürree hastalığına yakalanıp 1 hafta içinde dünyaya gözlerini yumması yoksulluğun getirdiği bir acıdır. Yılbaşı hazırlıkları sırasında, tek bir elbisesi olan Saniye’nin etkinliğe katılması için annesi elbisesini yıkayıp sobanın yanına kurumaya asmış ve kendisi soba yakmak için çalı çırpı, odun toplamaya gitmiştir. Henüz yeni yıkanmış olan elbiseyi askından alıp giyen Saniye bunun ölümüne mal olacağını nerden bilsin ki? Islak elbise ile okuldaki yılbaşı etkinliğine katıldıktan sonra zatürreeye yakalanan 7 yaşındaki Saniye’yi bu hastalığın pençesinden kurtaramamışlardır. Dalgalı sarı saçlı, mavi gözlü olan ailenin en güzel kızının ölümü herkesi derinden sarsmış ve bir ömür boyu dinmeyecek bir acı olarak kalplerine yerleşmiştir. Her şeye, ailenin çektiği tüm acılara rağmen Gomer Sattarov eğitim almaya olan kararlılığını ailesinin de yardımıyla gerçekleştirmiş, ara vermemiştir. Sattarov ailesinin eğitime önem vermesi ve Gomer’ın azmi, yeteneği ve kararlılığı her şeyin üstesinden gelmiştir. İlk-ortaokul (o zamanlar 7 sınıftır) eğitimini doğduğu köyde alan Sattarov, lise eğitimini (8., 9., 10. sınıflar) 6 kilometre uzaklıkta olan komşu Norlat köyündeki Rus-Tatar Lisesi’nde devam ettirmiştir. Yağmur, çamur, kar, kışın -40 derelere ulaşan soğuk, fırtına dinlemeden eğimini sürdüren Sattarov liseyi başarıyla bitirmiştir. 11 yaşında yetim kalan Gomer Sattarov, annesinin en büyük yardımcısı, 3 kardeşi Fireze, Saniye ve Gosman’ın hem ağabeyi hem de babası olmuştur. Zor şartlar altında liseyi bitirmeyi başaran Sattarov, yalnız liseden değil aynı zamanda hayat okulundan da mezun olmuştur…

Gomer Sattarov, liseyi bitirdikten sonra 1950 yılında Kazan Devlet Üniversitesi Tarih-Filoloji Kürsüsü’nün Tatar Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü kazanmış ve 1955 yılında üniversiteyi birincilikle bitirmiştir. Daha sonra 4 yıl Tömen bölgesinin Tobolsk şehrinde öğretmenlik yapmış ve 1959 yılında Kazan Devlet Üniversitesi’nin Tatar Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün yüksek lisans sınavlarına girmiştir. Bu sınavı da büyük bir başarıyla geçen Sattarov, üniversitede yüksek lisans eğitimine başlamıştır. Sattarov, “Yerli Lehçe Şartlarında V-VIII. Sınıflarda Tatarca Konuşma Kültürünü Geliştirme” konulu yüksek lisans tezini 1963 yılında savunmuştur. Tataristan’ı karış karış gezip araştırmalarda bulunan bu millet sevdalısı hocamız “Tataristan’ın Antroponimimi (kişi adlarını inceleyen bilim dalı)” başlıklı doktora tezini hazırlayıp sunmuştur. Tezi kabul gören Sattarov 1975 yılında filoloji doktoru olmuştur. 1975 yılında doktorası kabul edilmesine rağmen bazı insanların engelleri sayesinde profesörlüğü ancak 6 yıl aradan sonra 1981’de almıştır. Kazan Devlet Üniversitesi’nin Tatar Dili Bölümü’nde görev yapan Prof. Dr. Gomer Sattarov, Çağdaş Tatar Dilinin Leksikolojisi (sözlük bilimi), Türk-Tatar Onomastiğinin (özel adlar ve özellikle kişi adları bilimi) Temelleri, Tatar Diyalektolojisi (lehçe bilimi), Lisede Tatar Dilini Okutma Yöntemleri üzerine ders vermiştir. Sattarov’un uzmanlık alanları “Tatar Antroponimi”, “Tatar Toponimisi”, “Okullarda Tatar Onomastiği”, “Okullarda Konuşma Kültürü”dür. Antroponimi, toponimi ve onomastik alanlarında kapsamlı çalışmalar yaptığından dolayı Prof. Dr. Gomer Sattarov’a “Tatar Onomastiğinin Babası” denir. Sattarov, “Türk-Tatar Onomastiği Tarihi”, “Tatar Milletinin Dil ve Budun Bilimi”, “Tatar Şiir Sanatı ve Şiir Onomastiği”, “Tatar Diyalektolojisi”, “Lisede Tatar Dilini Okutma Yöntemleri” ve “Tatar Dilinin Çağdaş ve Tarihi Leksikolojisi” konularında Tatar Dili sahasındaki büyük çığırın güçlü öncüsüdür. Prof. Dr. Gomer Sattarov’un 500 civarında bilimsel makalesi, 26 kitabı ve 60 ders kitabı bulunmaktadır.

Prof. Dr. Gomer Sattarov’un hangi eserini okusanız veya başvurursanız milli ruh, milli şuur ön planda olduğunu söylemek mümkündür. Örneğin, 1989 yılında Kazan’da 50 bin tirajla yayımlanan 256 sayfadan ibaret olan “Adın Güzel, Kimler Koymuş” (İsemeñ Matur, Kemner Kuygan) başlıklı kitabında, insanlara verilen adın önemi vurgulanmıştır. Tatarlarda, genel olarak Türklerde kişi isimlerine özel önem verilmektedir. Kitabını İkinci Dünya Savaşı’nda şehit olan babasına ithaf eden Sattarov, kitabın önsözünü ünlü Avar şair Resul Hamzatov’un (Zada, Dağıstan, 1923) şu sözleriyle başlamıştır: “Kız çocuğunun adına yıldızın parıltısı veya çiçeğin inceliği, erkek çocuğunun adına kılıcın sesi veya kitabın aklı yansımalıdır.” (Sattarov 1989: 3). (Çev. R.K.) Çocuğun bir aileye katılması, aile fertleri tarafından büyük bir coşku, sevinç ve heyecanla karşılanmıştır her zaman. Yeni doğan çocuk mutluluk dışında sorumluluklarını da beraberinde getirir. İlk sorumluluk ise çocuğa isim koymaktır. Bu yalnız çocuğun anne-babasını değil tüm aileyi de ilgilendirmektedir. İsim insana hayatında bir kez koyulmakta olup, tüm hayatı boyunca ona eşlik etmektedir. Onun için çocuğun adı, onun kişiliğini yansıtacak nitelikte olmalıdır. Prof. Dr. Gomer Sattarov, “Adın Güzel, Kimler Koymuş” başlıklı kitabında Tatar isimlerinin ortaya çıkışını, çocuğa ad seçerken ve koyarken milli geleneklerini kaleme almakla beraber ekte 5000’den fazla “Tatar Adlarının Listesini” vermiştir. Sattarov, Tatar adlarının ortaya çıkma ve gelişme sürecini 3 döneme ayırarak: 1) Mecus inançlar, gelenekler etkisindeki Eski Türk Dönemi (I-X.Yüzyıllar), 2) İslam Dini’nin kabulü ve Şeriat kanunlarının etkisindeki dönem (X-XX. Yüzyıllar) ve 3) 1917 Ekim Devrimi’nden sonraki dönem şeklinde incelemiştir. (Sattarov: 1989: 11). Sattarov, kişi isimlerinin meydana gelmesinde sosyal, ekonomik, siyasi ve kültürel değişimlerin büyük bir etken olduğu sonucuna varmıştır. Devirlerin değişmesiyle isimler de değişmiş, her dönemin kendine özgü adları insanlar arasında yaygınlaşmıştır. Tek cümle ile söylemek gerekirse Prof. Dr. Gomer Sattarov Tatar Antroponimimin devirler haritasını çıkartmıştır bu kitabında.

Prof. Dr. Gomer Sattarov’un “Terimler Dünyasına Seyahat” (Atamalar Dönyasına Seyehet) adlı 240 sayfalı kitabı 1992 yılında 5000 tirajla Kazan’da yayımlanmıştır. Bu kitap, okuyucularını Tatarların yaşadığı bölgelerdeki coğrafya terimleri dünyasına seyahate götürmektedir. “Terimler Dünyasına Seyahat” kitabı dört seyahatten ibaret olup, ilk seyahat “Tatar Dilinin Yerli Coğrafi Terimleri ve Toponimi’sine (Yer Adı Bilimi) Seyahat”; ikincisi “ Tatar Dilinin Orografya (Dağ Bilimi) Terimlerine ve Toponimi’sine Seyahat”; üçüncüsü “Tatar Dilindeki Yerleşim Bölgesi Adları Terimleri ve Onlardan Ortaya Çıkan Coğrafi Terimleri Dünyasına Seyahat”; dördüncü son seyahat “Tatar Dilindeki Yerli Coğrafi Terimlerinin Yapılmasının Özellikleri ve Köklerini Araştırma Seyahati”ni içine almaktadır. Prof. Dr. Sattarov seyahatlerinin sonunda sonuç olarak, yerli coğrafi terimlerinin Tatar Dili’nin zengin ve gelişmiş mükemmel bir dil olduğunun bir göstergesi olduğunu vurgulamıştır. Gomer Sattarov, Tatarlar yaşayan bölgelerde yer, dağ, nehir, bölge adlarında milli, ekonomik unsurlarını barındıran terimlerin iki bin yıllık geçmişi kapsadığını dile getirmiş ve şöyle demiştir: “Tatar dilinin yerli coğrafi terimleri ve toponimisinin Tatar Dilinin Tarihi, milletin tarihi ve etnolojisinin araştırılmasında önemi büyüktür diyebiliriz… Mümtaz bir dil bilgini, akademisyen İ.İ.Sreznevskiy’in ‘millet kendini dilinde yansıtır’ şeklindeki ünlü tabiri, bir milletin (burada söz konusu Kazan Tatarlarıdır) yerli coğrafi terimlerinde ve toponimisinde yansıttığını kanıtlamakta ve doğrulamaktadır. Onun içindir ki milleti dilinden, dili milletinden ayırmak ve ayrı incelemek mümkün değildir.” (Sattarov 1992: 232). (Çev. R.K.) Türk-Tatar tarihinin 2000 yıllık geçmişini aydınlatan coğrafi terimleri tarihin ta kendisidir. “Geçmişini bilmeyen geleceğini göremez” sözlerinden, tarih ile terimleri bir arada okumak isteyenler için bulunmaz bir hazinedir bu kitap. “Terimler Dünyasına Seyahat” kitabı kelimeler hakkında bilgi vermekte, aynı zamanda tarihin derinliklerine seyahate çıkarmaktadır okurlarını.

Kabına sığmayan bir yapıya sahip olan Prof. Dr. Gomer Sattarov, ders verme, kitap ve makale yazmanın yanı sıra birçok yüksek lisans ve doktora öğrencisine tez danışmanlığı yapmıştır. Bugüne kadar mezun ettiği 55 yüksek lisans ve 12 doktora öğrencisi hocalarının yolundan ilerlemektedir. Hocaların hocası Prof. Dr. Gomer Sattarov 1994–1999 yılları arasında Tatar Dili kürsüsü başkanlığını yapmış olup, son yıllarda kürsü başkanlık görevini onun öğrencisi Gölşat Reis kızı Galiullina yürütmüştür. Sattarov - Oleg Reşit oğlu Hisamov, Mönire Helilrahman kızı Enverova vs. öğrencileri ile beraber çalışmaktadır. 2010 yılının Mart’ında Kazan Devlet Üniversitesi, Kazan Devlet Eğitim Üniversitesi ile birleştirilmiş ve adı Kazan Federal İdil Boyu Üniversitesi (KFÜ) olarak değiştirilmiştir. Böylece, 1804 yılında kurulan Kazan Üniversitesi ve üniversitede 1944 yılında açılan Tatar Dili ve Edebiyatı Bölümü, daha sonra genişletilip 1989 yılında kurulan Tatar Filolojisi ve Tarih Fakültesi tarih olmuştur. 21 yıllık geçmişi olan Tatar Filolojisi ve Tarih Fakültesi bulunduğu binadan çıkartılmış ve eski Kazan Devlet Eğitim Üniversitesi binasına ‘sürülmüştür’. Prof. Dr. Gomer Sattarov, bugünlerde KFÜ’de tez danışmanı olarak görev yapmaktadır. Diğer öğrencileri ise Tataristan, Rusya ve Türk Cumhuriyetleri’nin çeşitli üniversitelerinde çalışmalarını sürdürmektedir.

Bilim yoluna baş koyan Prof. Dr. Gomer Sattarov, aynı zamanda benim de hocamdı. Üniversitedeki bazı hocalar aradan uzun yıllar geçse de unutulmazlar, bazılarının ise simaları bile gelmez gözümüzün önüne. Gommer Sattarov unutulmayan, belleklerimizde derin iz bırakan bir hocaydı. Derse girer girmez önce yoklama yapar - adımızı, soyadımızı, nerden olduğumuzu sorardı. Bölge ve köy adlarımızı söyledikten sonra, “Orada böyle bir tepe var” veya “Orada böyle bir nehir var” diyerek tepe, nehir, dere vs. adlarını söylerdi. Şaşkınlıktan dilimizi yutardık. Her yeri nereden biliyor, en önemlisi tüm bunları nasıl aklında tutuyor diye şaşırırdık. Hocamız derin bilgi birikimi ve zihin kuvveti ile bizi hayrete düşürürdü. Sonra derse geçer anlatmaya başlardı. Yunan filozof Aristoteles’in (M.Ö. 384–322): “Akıllı insan düşündüğü her şeyi söylemez, fakat söylediği her şeyi düşünerek söyler” sözleri hocamız Sattarov için de geçerlidir. Ders anlatırken dersin nasıl geçtiğini anlamıyorduk, hocamız hararetli konuşmaları ile tüm dikkatleri üzerine topluyordu. Konuşmalarından Tatar milletini candan sevdiğini hissediyorduk. Dil Bilgisi dersinde alıntı kelimelerden bahsederken, Rusların birçok kelimeyi Tatarlardan aldığının altını çizerek örneklerle anlatırdı. Örneğin, Rusların Kremlin kelimesi Tatarların Kirmen (Türkçe kermen veya kale), Tamojnya (gümrük) - Tamga (Türkçe damga), Dengi (para) – Teñke (Türkçe tenge veya madeni para) kelimelerinden alındığını söylerdi. Hocamız, Türk-Tatarların şanlı tarihinden bahseder, Tatar olduğu için gururlanırdı. Tatarlar için Vatan simgesi olan İdel-İtil nehrinin “büyük nehir”, büyük Hun hükümdarı Atilla (400–453) adının “İdelle-İdilli İdil boyunda doğan”(Sattarov: 1992: 9–11) anlamına geldiğinin altını çizerdi. Kazan Devlet Üniversitesi öğrencisiyken, hocam Gomer Sattarov danışmanlığında 2 yıl “Nekıy İsenbet Dramaturjisinin Şiirsel Onomastiği” başlıklı dönem tezi hazırlayıp başarılı bir şekilde sunmuştum. “Tatar Ana Okulunda Konuşma Geliştirme Dersleri” konulu yüksek lisans tezimi Prof. Dr. Fehime Hisamova başkanlığında hazırladım, hocam Prof. Dr. Gomer Sattarov ise tez savunana itiraz eden (opponent) sıfatıyla katılmıştı. Tezimi kusursuz hazırladığımı söyleyen Sattarov övgü dolu sözleri ile beni gururlandırmıştı.

Prof. Dr. Gomer Sattarov, Türk-Tatar Onomastiğinin babası, bir bilgin olmanın yanı sıra iyi bir aile babasıdır. Aynı köyden olan Elfiye Mayorova ile evlenen Sattarov’un bu evlilikten 1956 yılında oğlu Ayvar, 1958 yılında kızı Lele dünyaya gelmiştir. Ayvar Moskova Mimarlık Üniversitesi, Lele Kazan Devlet Üniversitesi’nin Fizik-Matematik Bölümü mezunudur. Gomer Sattarov’un oğlu Ayvar, bugünlerde Tataristan’ın ünlü mimarlarından biridir. 1552 yılında Rus işgali sırasında yakılıp yıkılan Kul Şerif Camii, Kazan’da tekrar yapılmış olup, cami mimarları arasında Ayvar Sattarov da bulunmaktadır. Bu yılın Nisan ayında Kul Şerif Camii mimarları ünlü Tatar şairi Gabdulla Tukay (1886–1913) adına verilen devlet ödülünü almıştır. Ödülün, Gomer Sattarov’un 80.yaş gününü kutladığı yıla denk gelmesi bir tesadüf olsa dahi, oğuldan babaya bir hediye sanki… Söz Tukay’dan açılmışken, Sattarov’un ünlü şair ile ilgili yazdığı ‘Tukay’ adlı son şiirinden bir kıta vermek yerindedir:

Tukay – Tatarların tan yıldızı,
Gece ayı, gündüz güneşi,
Tatar dünyasını aydınlatan
Büyük edip, üstat, eğitici.

Gomer Sattarov’un doğup büyüdüğü Molla İli köyü doğal güzelliğiyle de göz doldurmaktadır. İdil’in bir kolu olan Zöye Nehri köye birkaç kilometre uzaklıkta olup, köy sakinleri yaz aylarında serinlemek için Zöye’ye akın etmektedir. Ormanlar ve göllerle çevrili olan bu köy tamamıyla bir Tatar köyüdür. Komşu köylerin büyük çoğunluğunda Rus-Tatar karışık yaşarken, Molla İli’nde bir Rus’a rastlamak söz konusu bile olamaz. 1552 Kazan Hanlığı’nın işgalinden sonra zorla Ruslaştırma ve Hıristiyanlaştırma siyaseti yürüten Ruslar, Kazan’a yakın olmasına karşın Molla İli köyüne dokunamamıştır. Milli ve dini inançları yüksek olan köylüler buna izin vermemişlerdir. Zorla Hıristiyanlaştırmanın doruk noktası olan XVIII. yüzyılda kendilerinin kara amellerini daha kolay yapabilmek için her gün yeni bir kanun çıkaran Çar Hükümeti, köyde bir Hıristiyan olsa bile tüm köy sakinlerini köyden sürmüştür. Çar Hükümeti’nin bu işlerini gerçekleştirmek için “satılık” ve “”millet hainleri”ne ihtiyacı olmuştur. Fakat Ruslar Molla İli köyünden bu tip ‘satılık’ insanları bulamamıştır. Köylüler dün olduğu gibi bugün de birlik ve beraberlik içinde yaşamaktadır ki, böyle milli ruhlu bir köyden de Gomer Sattarov gibi Türk-Tatar Dünyası’nın büyük bilgininin çıkması bir tesadüf değildir. Molla İli’nin havasından, suyundan beslenen Sattarov, köklerini büyük Tatar bilgini Kayyum Nasiri, özel adlara olan ilgisini dedesi Gabdrahman’dan almıştır. Prof. Dr. Gomer Sattarov, kendini milleti için feda eden, hiçbir karşılık beklemeden milletine hizmet eden birisidir. O, Türk-Tatar Onomastik Dünyası’na kazandırdıkları eserleriyle daha hayattayken adını ölümsüzleştirmiştir. Prof. Dr. Gomer Sattarov, yalnız ailesi için değil, Molla İli köyü, Yeşil Özen bölgesi, Kazan, Tataristan, ayrıca tüm Türk Dünyası için de değerli bir bilgindir. Terminoloji sahasına getirdiği yenilikler, yazdığı eserleri Tatar Dili ve Terimleri alanında iz bırakacak niteliktedir.

Yukarıda da bahsettiğim gibi Prof. Dr. Gomer Sattarov benim hemşerim olmanın yanı sıra annem tarafından soy ağacımız da onunla aynı köktendir. Nesil ağacımızın ünlü Tatar bilgini Kayyum Nasiri’ye kadar uzanması, Sattarov ile köklü bir ağacın farklı dalları olmamız gurur verici olmanın yanı sıra insana büyük bir sorumluluk da yüklemektedir. Hemşerim ve soydaşım Prof. Dr. Gomer Sattarov’un aynı zamanda üniversitede hocam olması benim için bir şanstır. Bir bilginin “Planınız bir yıl içinse pirinç ekin, on yıl içinse ağaç dikin, yüz yıl içinse insanları eğitin” sözlerinden yola çıkarak hareket eden saygıdeğer hocama şükranlarımı sunuyorum. Prof. Dr. Sattarov, yüz yıl için plan yapmış olmalı ki, binlerce üniversite öğrencisine eğitim vermiş, kendinden sonra da bu işe gönül verecek olan nesiller yetiştirmiştir. 2 Temmuz’da değerli hocamız 80. yaş gününü kutlayacaktır. Bu mutlu gününde ailesi, öğrencileri, meslektaşları, hemşerileri ve milli ruhlu tüm Kazan Tatarları onu yalnız bırakmayacaktır. 80. yaş günü dolayısıyla hocam Prof. Dr. Gomer Sattarov’u canı gönülden kutluyor, sağlık, huzur ve daha nice mutlu yıllar geçirmesini diliyorum! Türk-Tatar onomastiğinin babası iyi doğdunuz ve iyi ki varsınız!


KAYNAKÇA

Axis, Ansiklopedik Sözlük, Hamzatov Resul Maddesi, 3.Cilt, s: 1325, İstanbul 2000.
Sattarov, Gomer, Atamalar Dönyasına Seyehet ( Terimler Dünyasına Seyahat), Kazan 1992.
Sattarov, Gomer, İsemeñ Matur, Kemner Kuygan? (Adın Güzel, Kimler Koymuş?), Kazan 1989.

Geri dön